Milyonlarca kelime kafamın içinde uçuşurken, oraya buraya yazamadığım, kimseye söyleyemediğim şeylerin varlığı beynime ve yüreğime fazla geliyordu ve yine aldım bu sanal günlüğü elime...

10 Nisan 2012 Salı

Her şey bitiyor ya....


Tozlu datalar, sayfalar ve bilimum hatıralar arasında kayıbım şu aralar, aslında geçmişimi düşünmek bana hep acı veriyor ama nedense kendime bunu yapıyorum ve yıllar boyu biriktirdiğim her şeyi tek tek elden geçirip, bozuk cdleri atarak, yırtılmış mektupları yapıştırıp güzelce kaldırarak hatta en ufacık bir notu bile özenle kaldırarak geçmişimin, anılarımın içinde gezintiye çıkıyorum...

Bazen bir müzik cdsi çıkıyor eskilerden gelen dinliyorum, gözlerimi kapatıyorum ve tekrar yaşıyorum anılarımı... 


Acısıyla tatlısıyla bir çok anı biriktirmişim, kah poşetlerde, kah defterlerde, kah cdlerde, kah kutuların içinde.. 

Hayır hepsi üzmüyor beni, çok çok mutlu edenler de var aralarında, sakladığım için sevindiğim şeyler...

Bir asker kolyesi, bir çocukluk fotoğrafı, bir bira kapağı belkide bir kolye ucu.. Hepsi bir anıya tekabül ediyor ve beni ben yapan şeyleri tamamlıyorlar.. 

Her şey geçiyor, herkes unutuluyor.. 

İçecekler bitiyor, yiyecekler bitiyor, kafalar bitiyor, aşklar bitiyor ve en önemlisi dostluklar bitiyor... 


Ama bir fotoğraf karesi hiç bitmiyor, an donuyor ve baktığınız zaman eğer o gün gerçekten içten bir gününüzdeyseniz o ortamdaki konuşulanları bile duyabilirsiniz... 

4 yorum:

  1. bu anılı eşyaların, şeylerin yüzde yetmişini at ve kurtul geçmişinden. emin ol çok iyi gelecek. ferahlayacaksın. bugününe daa çok yer açılacak.
    :))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle yapıyorum, kötüler çöpe, iyiler rafa... ortalık sadece geleceğe kalsın ^_^

      Sil
  2. yaşasın gelecek güzel günler o zaman ^^

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...