Söyleyecek bir çok şeyim var benim, kafam o kadar doluki düşünürken ''Daha önce ne düşünüyordum?'' diyip eski konuyu unutup yenisine geçiyorum sürekli.
Bu konuların arasında bahsetmek istediğim (yazmak) istediğim bir kaç şey var elbette bunların hepsini tek tek post haline getirmek yerine tek post ile bunu yapıp başlığınıda "Söyleyecek bir şeylerim var" yapmak mantıklı geldi. Aslında bende bu söyleyecek bir şeylerim var başlığı bir kategori haline gelecek zamanla sanırım. Hım hım evet kesin!
Bak yine aklım dağıldı iyi mi? Gittim
twittera falan bakıyorum ne alaka ise şimdi.
Öncelikle benim için yazdığı
şu yazı için BİRİCİK DOSTUM Aradia'ya teşekkür ederim.
Şimdi efendim gün içinde düşündüğüm konulardan üzerinde irdelemek ve yorumlarınızı almak istediğim konular şöyle.
Bloggerların takipçi sayısı arttırmak için yaptıkları türlü saçmalıklar var bu yazıyı okuyan herkesin en az bir örnek aklından geçiyordur. Ben bugün şuna rastladım. Twitter'ı bir çoğunuz biliyorsunuz ben ise sanırım bağımlısıyım.
Tuvalete gitsem oraya yazmıyorum ama genelde beyinimden geçen her şey orada. Bir dizi izlerken yorumum, aşk acısı çekince acım, birine kızınca tepkim, birini sevince sevgi sözcüklerim, sorularım, yorumlarım, aşklarım, kavgalarım klasik bir twitter bağımlısı işte.
Top Topic dediğimiz bir liste var twitter da o an en çok konuşulan konular bu listeye girer ve insanlar bu konular ile ilgili yorumlarını yazdıkça bu listede oynamalar olur, yeni bir konu girer diğeri çıkar...
Benim takıldığım olay ise şu şekilde gelişiyor. Şu an TT listesinde;
#askgaliba
#gercekolanbirseyvarsa
#isgaleson
Galatasaray M.P 65-81 Fenerbahçe
Orhan Dink
Meclis Tv
Zeynep Küçük
Mehmet Günsür
Cahit Berkay
Cem Karaca
konuları var mesele. Blogger arkadaş şöyle bir şey yapıyor; "#gercekolanbirseyvarsa haybenreklama.blogpspot.com" diye tweet atıyor. Böylelikle insanlar o konuyu görüyorlar. Belki bloguna girip bakıyorlar, belki takibe alıyorlar, belki okumayıp es geçiyorlar bunun ne gibi bir sonuç olduğunu ben bilemiyorum.
Bunu yapan blogger arkadaş benim takip ettiklerim arasında olduğu için bunu görebildim ben. Açıkcası hiç ihtiyacı yok böyle bir şeye ama neden yaptığımı ona sorduğumda ise aldığım cevaplar şu şekildeydi.
Biz kız değiliz, g*tümüzü başımızı açarak, sex yazarak takipçi toplayamıyoruz, tek derdimiz sesimizi duyurmak.
O an içim acıdı biliyor musunuz? Bende bir blogger'ım, bende bir kızım ama ben takipçi toplamak için bunları yapmıyorum, beni iki kişi okusun, yorumlarını bildirsin bana yeter yahu.
Aslında burada belkide bizim bir eksiğimiz var. Oda nedir size soruyorum aslında benim aklımda bir fikir var. Biz bloggerlar olarak birbirimize sahip çıkmıyoruz belkide. Herkes birbirini desteklese, yenileri desteklese böyle küçük ucuz oyunlara bence kimsenin ihtiyacı olmayacak ne kadın ne erkek.
Arkadaşlar lütfen okuduğunuz yazıları okuyup geçmek yerine eğer vaktiniz var ise okuduğunuz yazıyı belirten bir yorum bırakın yazan kişiye, kendini yalnız hissetmemesi için.
Oh içimi döktüm ve rahatladım.
İkinci konuma zart diye geçiyorum bu biraz daha kişisel bir konu;
Ben insanları arada bırakmaktan nefret ediyorum ama malesef hayat bazen bizi öyle bir noktaya getiriyorki bunu yapmak zorunda kalıyoruz. Buradan arada bıraktığım insanlardan özür diliyorum ve bundan sonra bırakıcaklarımdan da fakat malesef insani bir durum bu, yapmayayım deyince yapılmıyor değil.
Aslında bir sürü konu vardı aklımda ama dedim ya aklım biraz karışık ve şu an hepsi uçtu gitti. O yüzden tekrar veda ederek bu yazıyı burada bitirmek durumundayım. Kısa bir süre belkide uzun bilemiyorum buralarda olamayacağım malesef. Ben umarım en kısa zamanda aranızda olurum.
Görüşmek Üzere
Sizi Seviyorum
Ve özleyeceğim...