Milyonlarca kelime kafamın içinde uçuşurken, oraya buraya yazamadığım, kimseye söyleyemediğim şeylerin varlığı beynime ve yüreğime fazla geliyordu ve yine aldım bu sanal günlüğü elime...

20 Mayıs 2012 Pazar

Hastane Günlükleri - 4

9 Şubat Pazar 2012


Yine hastanedeyim, döndüm, yine aynı yatış işlemleri ile uğraştık, prosedür her zaman canımı sıkmıştır ama her kurum ve kuruluşun kendine göre kuralları vardır uymak gerekir.

Bu defa tedavim başlıyor, hemşirelerden uzun uzun ön bilgilendirme dinledim burada tedaviler en az 3 hafta oluyormuş, bu ufak bina, bu oda, bu yatak ve bu insanlar en az üç hafta boyunca evim ve ailem olacaklar.  Buranında uzun bir kurallar listesi var, kurallara uyacağına dair bir imza atıyorsun. Çok zor değil bir amaç için buradayım değil mi?

Öfke durumumu yenmeliyim ve hayatıma yeni bir başlangıç yapmalıyım, yeni ve güzel bir iş, belki bir kanalda belki bir şirkette belkide bir dizi setinde bilemiyorum.

Burada 2 doktorunuz oluyor biri asistanınız genelde görüşmeleriniz onunla ve haftada bir uzman doktorunuzu görüyorsunuz o zaten sizin bütün asistan görüşmelerinizden haberdar oluyor.

Benim asistanım F. öyle tatlı biriki, kara kara kocaman gözleri, kıvırcık saçları, küçücük kırmızı dudakları ve sakin ses tonuyla size huzur ve güven veriyor sanki.  Bugün gelir gelmez beni odasına çağırdı annem ile babamın tanışmalarından başladık, benki ayrı bireylerin çocuğu olarak babamın kokusunu bile bilmezken kulaktan dolma bir kaç bilgiyle ona anlatmaya çalıştım her şeyi..

Her şey..... o kadar kesik kesik ki...

Neydim ben? Ne oldum? Nasıl oldum?

Olayları aktarırken duygularımı aktaramıyorum! Üzgün müydüm? Kırgın mı? Kızgın mı?

Hiç bulamıyorum cevapları ne hissediyordum ben çocukken?

Ortaokul ve Lise!

Hepsi, her şey o kadar kesik ve kırık...

Benim çocukluğum, ergenliğim bir yerlerde kayboldu...

Onları burada bulup ne hissedeceğimi öğrenebilecek miyim?

Kendime bir şekilde umut vermem lazım. Korkuyorum, ürküyorum...

3 yorum:

  1. Hayat tecrübelerle doludur. En zor ve içinden çıkılmaz anlarım olmştur. İşte o anlar bile bir el seni tutar bu karanlığın içinden çıkartır, bir umut ışıgının aydınlığında bulursun kendini. Demem o ki en zor anlarımızda bile bir kurtuluş ışığı belirir ki bu yaşamaya dair bir umuttur. İnanıyorm ki bu vartayı da atlatacaksın sen. Kesinlikle böyle inanıyorum. Hayırlı pazarlar olsun..

    YanıtlaSil
  2. Belki yanlış belki doğru ama hayat her şeye rağmen yaşamaya değer diye düşünüyorum :)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...